Takvim yaprakları 1996 yılını gösteriyordu. Türk milli takımı tarihinde ilk kez Avrupa şampiyonasına katılıyor ve ilk rakibi Hırvatistan.
Hırvat takımı maç boyunca sayısız pozisyona girmiş ancak topu ağlar ile buluşturamamıştı. Sonra o meşhur pozisyon yaşandı, Hırvat futbolcu topu kaptı, yaklaşık olarak kırk metre sürdü, kendisine bu topla ilerlemede eşlik eden Türk milli takımı futbolcusu Alpay idi. Ne kolundan tutup çekti. Ne de bir dokunuş ile rakibini düşürdü. Futbolcu kalecimiz rüştü ile karşı karşıya kaldı, onu da çalımlayıp topu kaleye yuvarladı. Aynı Alpay, topa doğru kayarak müdahale etmeye çalıştı ancak olmadı.
Milli takımımızın avrupa kupalarında yediği ilk gol ve aldığı ilk mağlubiyet böyle geldi. UEFA bu hareketi nedeni ile Alpay’a fair play ödülü verdi. Aradan yıllar geçti aston villa takımında ve milli takımda ülkemizi temsil eden Alpay karşımıza TBMM ne girip milletin vekili olmak için aday oldu ve kazandı. İlk döneminde pek etkili değildi. Yemin etmek için kürsüye çıkmış ama bir daha kürsüye çıkmasa da gazete ve televizyonlara çıkmıştı ama kavga görüntüleri ile.
Alpay ikinci kez aday gösterildi partisi tarafından hatta idare amiri yapıldı. Yine aynı durum sürüyordu; Alpay yemin için kürsüye çıkmış sonra bir daha kürsü yolunu kullanmamıştı, ta ki geçtiğimiz güne kadar. Kürsüde Ahmet Şık konuşuyordu ancak Alpay hemen yan tarafta bekliyordu. Ortam gergin olduğu için meclis başkan vekili oturuma ara verdiği anda Alpay yolu hatırladı kürsüye geldi hatip’e arkadan müdahalede bulundu. Ortalık bir anda karıştı. Kadın erkek fark etmesizin darbeler indirildi.
Ve ilk Avrupa kupasına katıldığımız, ve ilk maçımıza çıktığımız ve ilk gölümüzü yediğimiz ve ilk mağlubiyetimizi aldığımız maçın kahramanı; ilklerin adamı Alpay TBMM de yine bir ilki yaşattı bize. İlk kez mecliste kan aktı. Şimdi sıra geldi ödüle… Bakalım UEFA nın verdiği fair play ödülü tadında bir ödülü kim ne zaman verecek kendisine bekleyip göreceğiz.