Milli Eğitim Bakanlığı’nın proje okullarına yaptığı tartışmalı atamaların ardından birçok okulda görev yeri değiştirilen öğretmenlere destek olmak amacıyla harekete geçen öğrenci ve mezunların toplantı ve basın açıklamaları, bazı okul yönetimleri tarafından disiplin suçu ilan edildi. Bursa’daki Ahmet Erdem Anadolu Lisesi Müdürlüğü’nün velilere gönderdiği SMS ile oturma eylemi ve slogan atma gibi protestoların disiplin suçu olduğu belirtilerek, öğrencilerin bu tür etkinliklere katılımının engellenmesi istendi. Eğitim-İş Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Yeliz Toy, bu duruma tepki göstererek, “Haksız, hukuksuz öğretmen kıyımına bir de öğrencileri, velileri baskılamaya, susturmaya çalışan okul idareleri eklendi” ifadelerini kullandı ve 14 Nisan Pazartesi günü öğrencilerin yanında olacaklarını duyurdu.
Eğitim-İş Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Yeliz Toy‘un, açıklaması şöyle:
“Haksız, hukuksuz öğretmen kıyımına bir de öğrencileri, velileri baskılamaya, susturmaya çalışan okul idareleri eklendi.
MEB’e bağlı, “2025 Yılı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme” sonuçları 8 Nisan 2025 Salı günü açıklandı.
Hiçbir objektif kritere dayanmayan atamalarda proje okulunda çalışan 20 binden fazla öğretmenin de görev süresi yenilenmedi.
Pek çok köklü lisenin kadroları atama dışı bırakıldı. Yüksek lisans, doktora, ulusal ve uluslararası ödüller, başarı belgeleri, projeler.. Hiçbiri göz önünde bulundurulmadı.
Kadro dışı bırakılan öğretmenlere usulsüz tebligatlar yapılarak ( kısa mesaj-sosyal medya) tercih yapmaları, yapmamaları ya da tercihlerine yerleşememeleri halinde ise re’sen atanacakları bildirildi.
Hal böyle iken Bursa’da da hiçbir gerekçe gösterilmeden okullarında görevleri sona erdirilen öğretmenler için sendikamız Eğitim-İş’in eylemleri, davaları ve meşru demokratik her türlü mücadele kararlılığı yanında velilerden, öğrencilerden de güçlü bir destek geldi, gelmeye de devam ediyor.
Ancak 15 öğretmenin görev süresinin sona erdirildiği Ahmet Erdem Anadolu Lisesi Müdürlüğü hukuksuz, keyfi kararına bir de öğrencileri baskılamaya yönelik mesajlarını ekleyerek süreci daha da zorluyor.
Kendilerine soruyoruz: Neden kaçıyorsunuz? Niçin öğretmenlerin görevine devam etmemesi için elinizde varsa bir gerekçe açıklamıyorsunuz? Öğretmenlerine sahip çıkan, haksızlığa uğradıklarını düşünen öğrenci ve velilerin protestolarından neden korkuyorsunuz?
Siyasi, keyfi, haksız kararlarınızın hiçbir açıklaması olmadığını biliyoruz. Ama siz de bilin ki; burası hala Atatürk’ün kurduğu Laik, Demokratik, Hukuk Devleti: Türkiye Cumhuriyeti.
Bu keyfi kararların, yasaları çiğnemenin, liyakati yok saymanın, en demokratik hakları kullandırmamanın hesabını vereceksiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve onun köklü kurumları yeniden adaletle ve liyakatla yönetilecek. O güne dek tüm meşru haklarımızı koruyacağız.
14 Nisan Pazartesi günü öğrencilerimizin yanında Ahmet Erdem Anadolu Lisesi’nde olacağız.”