Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Pala: “İşçi sağlığı rant kaynağı haline getirilemez”

CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, bazı illerde işyeri hekimliği yetki belgesini fiilen çalışmadan kiralayan hekimlere ilişkin iddiaların çalışan sağlığı açısından büyük tehdit oluşturduğunu belirterek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle kapsamlı bir soru önergesi sundu. Önergeye yasal süresi içinde yanıt verilmedi.

CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, bazı illerde işyeri

CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, işyeri hekimliği alanında ortaya çıkan “sertifika kiralama” skandalına ilişkin endişelerini dile getirerek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bu konudaki denetim mekanizmasının yetersizliğine dikkat çekti ve bu durumun çalışan sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurgulayarak bakanlığa kapsamlı bir soru önergesi sundu. Önergeye yasal süresi içinde yanıt verilmedi.

İş Kazası Değil, İş Cinayeti

Sertifika kiralama yoluyla işçi sağlığı ve iş güvenliğinin bir rant kaynağı haline getirilmesinin önüne geçilmesi gerektiğini belirten Kayıhan Pala “İşyeri hekimliği kâğıt üzerinde kalıyorsa, sertifikalar pazarlanıyorsa, meslek hastalıkları ve iş cinayetleri kaçınılmaz sonuç olur. Çalışma Bakanlığı bu zaafı derhal gidermelidir” dedi.

Milletvekili Pala, konuyla ilgili ilk olarak 2024 sonu itibarıyla İSG-KATİP’te kayıtlı toplam işyeri hekimi sayısının ve bu hekimlerin illere göre dağılımının resmi istatistiklerle açıklanmasını istedi; çünkü “kâğıt üzerinde dolu görünen tablolara rağmen birçok sanayi bölgesinde çalışanlar işyeri hekimlerini hiç görmüyor.” Ardından, hekimlerin bireysel ya da Ortak Sağlık Güvenlik Birimi (OSGB) bünyesinde hizmet verdiği toplam işyeri sayısının sorulması gerektiğini vurguladı; “fiziken hiç uğranmayan ancak sistemde ‘hizmet alıyor’ gözüken işyerlerinin sayısı işyeri hekimi açığını katlıyor” dedi.

Pala, sözleşme onay aşamasında bakanlığın işyeri hekiminin diğer mesleki faaliyetleri, ikamet ili, haftalık saat yükü gibi ölçütleri nasıl değerlendirdiğinin, bu süreçte tabip odalarından bilgi alınıp alınmadığının netleştirilmesini talep etti; “uzmanlık ya da klinik görevleriyle zaten meşgul hekimlerin başka kentlerde işyeri hekimi olarak da görünmesi, ancak denetimler kâğıt üzerinde yapılınca mümkün oluyor” değerlendirmesini yaptı.

En kritik başlıkta Pala, 2024 yılında denetim veya şikâyet sonucu ‘sertifika kiraladığı’ tespit edilen hekim sayısının, bunlardan kaçının belgesinin yönetmelik gereği askıya alındığının ve bu hekimlerin çalıştığı işyerlerine ve ilgili OSGB’lere ne tür idari yaptırım uygulandığının açıklanmasını istedi; “yalnızca doktoru değil, sahte sözleşmeye taraf olan işvereni ve OSGB yönetimini de sorumlu tutmak zorundayız” dedi.

Milletvekili, Bakanlık bünyesindeki hekim iş müfettişi sayısının ve 2020-2024 arasında yıllık bazda gerçekleştirilen işyeri işçi sağlığı ve güvenliği teftişi sayılarının kamuoyuna sunulmasını da talep etti; “sekiz saatlik bir çalışma gününde bir müfettişin kaç işyeri görme şansı var; bu sayı, kayıtlı hekim ve işyeri toplamıyla karşılaştırıldığında denetimin yok hükmünde olduğu ortaya çıkıyor” diye konuştu.

“Çalışan Sağlığı Kâğıt Üzerinde Korunamaz”

Pala, İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik’in çalışan başına asgari süreyi işyerinde geçirme zorunluluğu getirdiğini, sertifikasını kiralayan hekimlerin ve işverenlerin bu ilkeyi ihlal ettiğini hatırlatarak, “çalışan sağlığı ve güvenliği alanında büyük bir risk emekçinin omzuna yükleniyor” dedi.

Bakanlığa, İSG-KATİP’in gerçek zamanlı konum doğrulamaya uygun şekilde güncellenmesi, OSGB’lerin ve işverenlerin sorumluluğunu ortaya koyan bir bağlayıcı yaptırım ölçeği getirilmesi ve sertifikasını kiralayan hekimler ile işverenlere ve OSGB’lere ağır yaptırımlar uygulanması önerilerinde bulundu.

Kayıhan Pala, kökten çözüm çağrısı yaparak sözlerini şöyle sonlandırdı:

“İşyeri hekimi, tabeladaki bir isimden ibaret değildir, çalışan sağlığının güvencesidir. Bakanlık bu sorulara net, veriye dayalı yanıt vermezse, meslek hastalıklarını ve iş cinayetlerini önlemek iddiası kâğıt üstünde bırakılmış olur. Çalışan sağlığını korumak devletin asli görevlerindedir; ‘sertifika kiralama’ gibi yozlaşmaların önüne geçilmesi için etkili önlemler alınmalıdır.”



Verified by MonsterInsights