Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okul ve kurumlarda görev yapan 1 milyon öğretmenin kasım ayı ara tatil mesleki çalışma döneminde izlemesi zorunlu olan video eğitimde Maarif Platformu adlı yapının Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bayram Özer de eğitmenler arasında yer aldığı gözlendi. Bu duruma tepki gösteren Laiklik Meclisi Sözcüsü Özkan Rona, “Gülen cemaatinin yayın organlarında faaliyet yürüten, yazılar yazan, programlara çıkan, karma eğitime karşı olduğunu açık açık ifade eden ve Platformun Başkanı olan Osman Çakmak kimdir? Cumhuriyet düşmanı Said-i Nursi ile şeriatçı ırkçı Nurettin Topçu gibi isimlere referans veren Bayram Özer kimdir?” diye sordu.
Sözcü Özkan Rona’nın Laiklik Meclisi adına yaptığı açıklamadan satır başları şöyle:
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Erdem-Değer-Eylem Çerçevesi başlığıyla öğretmenlere eğitim veren ve isminin başında Prof. Dr. unvanı bulunan Bayram Özer’in Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli isimli gerici ve bilim dışı müfredatın hazırlanma süreçlerinde de görev aldığı ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından maarif müfredatını tanıtmak amacıyla bu kişinin öğretmenlere çok sayıda eğitim verdiği dikkate alındığında, aslında Maarif Modeli Müfredatının kimler tarafından hazırlandığı da anlaşılmaktadır.
MAARİF PLATFORMU “KARMA EĞİTİM KALDIRILSIN” ÇAĞRISI YAPAN KİŞİLER
Bakan Yusuf Tekin’in yeni müfredat çalışmalarına başlanacağı duyurusundan kısa süre sonra, içinde Bayram Özer’in de yer aldığı, Maarif Platformu aracılığıyla yayınlanan “Milli Eğitim Çağrısı” adlı metinle; dinsel öğelerin tüm müfredata yedirildiği, karma eğitimin ve zorunlu eğitimin kaldırıldığı, merkezi bir müfredatın olmadığı, Cumhuriyet düşmanı şeriatçı Said-i Nursi’nin, ırkçı ve şeriatçı Nurettin Topçu’nun fikirlerine dayanan bir Maarif Modeli oluşturulması gerekliliği savunulmuştur.
Bayram Özer ve bağlı bulunduğu platform, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin “gerekliliğini” anlatırken AKP iktidarının son seçimde aldığı yenilgiden ders çıkarılması, siyasal dinci fikirlerin toplumda Maarif Modeli Müfredatı aracılığıyla yaygınlaştırılarak AKP’nin “fikri iktidar” ihtiyacının karşılanması gerektiğini de büyük bir pişkinlikle savunabilmişlerdir.
Eğitimi, toplumu bilimsel ve laik bir içerikte sorgulayacak kuşaklarla ileri taşıyacak bir model ve yaşamsal bir ihtiyaç olarak değil, tam tersi, siyasi iktidarın ve onun ideolojisinin toplumda yaygınlaştırılması için siyasal bir araç olarak gören Bayram Özer’in bir eğitim fakültesinde öğretmen yetiştiriyor olması ise tam bir faciadır.
Maarif Modeli müfredatının öğretilmesi için kendi ideolojik yapılarına sahip “akademisyenlerin” görev alacağı bir öğretmen akademisi kurulması çağrısı da yapan bu yapı, MEB üzerinde öylesine etkilidir ki, 1 Ocak 2024’te “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda köklü değişiklikler ön görmüyoruz” diye açıklama yapan Bakan Yusuf Tekin kısa bir süre sonra, öğretmenlere eğitim verecek, hangi kurumsal ilişkiler üzerinden dâhil edildiği belli olmayan akademisyenlerin görevlendirildiği Eğitim Akademisi’nin kurulacağını ilan etmiştir.
“KARMA EĞİTİM KARŞITI PLATFORM, KULİS ÇALIŞMALARINI SÜRDÜRÜYOR”
Cumhuriyet düşmanı Said-i Nursi’nin fikirlerinden hareketle maarif modeli önerisini ortaya atan Bayram Özer ve Maarif Platformu yakın zamanda hazırladıkları Karma Eğitim Raporu adlı belgeyi de Milli Eğitim Bakan Yardımcıları ve bürokratlarına ulaştırarak karma eğitim karşıtı kulis çalışmalarını sürdürmektedirler. Bilimsel birçok verinin ters yüz edilmesi ile ortaya çıkan Tek Cinsiyetli Eğitim çağrısı metninin bakanlık yetkilileri tarafından memnuniyetle karşılandığını açıklamaları ise Bayram Özer’in de içinde bulunduğu tarikat kaynaklı yapıların sıradaki hedefinin karma eğitim olduğunu göstermektedir.
Yayınladığı araştırmalarla ders kitaplarındaki dini kavram ve sembollerin azlığından şikâyet eden, dini sembol ve kavramların sadece din dersleri ile sınırlı olmadan tüm ders kitaplarına yayılmasını savunan, karma eğitim karşıtı, tarikat liderlerini referans alarak dinselleştirilmiş eğitimi savunan Bayram Özer’in Laik Cumhuriyet’in öğretmenlerine bu gerici fikir kodlarını dayatması kabul edilemez.
“TÜRKİYE YÜZYILI MAARİF MODELİNİ KİMİN HAZIRLADIĞI ORTAYA ÇIKTI”
Devrim yasalarına, laikliğe, bilimsel düşünceye ve Anayasaya tamamen aykırı olarak hayata geçirilen Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin tarikat ve cemaatlerin oluşturduğu platformlar eliyle hazırlandığı her gün biraz daha gün yüzüne çıkmaktadır. Laiklik Meclisi olarak, laik eğitimi çökertmeyi hedefleyen bu saldırıya karşı hukuki mücadelemizi her alanda yükseltirken; bu somut verileri maddi delillerimiz olarak yargıya da taşıyacağız.
Laiklik Meclisi olarak, toplumu insanlığın ileri ve aydınlık değerlerinden koparmak üzere tasarlanmış gerici eğitim modeli olan Türkiye Yüzyılı Maarif Müfredatı ile öğretmenlik mesleğini müderrisliğe dönüştürecek olan bu müfredatın ihtiyaç duyduğu kadroları yetiştirmeyi amaçlayan Milli Eğitim Akademisi’ne karşı bütünlüklü mücadelemizi sürdüreceğiz.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adıyla uygulamaya geçirilen modelin ideolojik altyapısını kuranlar tarikat ve cemaatlerle birlikte oluşturulan platform, oluşum ve organizasyonlardır.
“BAKAN YUSUF TEKİN’DEN CEVAP BEKLİYORUZ”
Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunda oturan Yusuf Tekin’e kamuoyu önünde soruyoruz:
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) ile ortak çalışmalar yürüten, çalıştaylar düzenleyen Maarif Platformu nedir? Bu platformun kurucusu olduğu ilan edilen ve gerici ve bilim dışı alternatif “müfredat” metinleri olan Dalgıç Yardımlaşma Vakfı, Kartal Esentepe Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği, Disiplinler arası Eğitim ve Araştırma Derneği nedir?
Gülen cemaatinin yayın organlarında faaliyet yürüten, yazılar yazan, programlara çıkan, karma eğitime karşı olduğunu açık açık ifade eden ve Platformun Başkanı olan Osman Çakmak kimdir?
Cumhuriyet düşmanı Said-i Nursi ile şeriatçı ırkçı Nurettin Topçu gibi isimlere referans veren Bayram Özer kimdir?
Bütün bu oluşum ve isimlerin “müfredat” hazırlığındaki ağrılıkları ve görevleri nasıl tayin edilmiştir?”